Temassız seviye sensörleri zararlı madde ortamlarında daha fazla emniyet sağlıyor

 

Atıkları bertaraf etme yöntemlerinden biri bunların yakılmasıdır. Bu yöntem çevre kirliliğine yol açan maddelerin oranına bağlı olarak en sürdürülebilir seçenek olabilir. AB atık yönetmeliklerine göre bu yöntem yeniden değerlendirme sayılır ve iki ana hedefi vardır: Atık hacminin azaltılması ve aynı zamanda potansiyel tehlikeli maddelerin imha edilmesidir. Bu yöntem atık bertaraf etme şirketleri için üstesinden gelinmesi gereken çok önemli zorluklar ifade eder: Atık depolarına giren atık kitlelerinin aktarma ve sevkıyatından çevreye yayılabilecek zararlı atıksal maddelerin titizlikle yapılacak denetim ve kontrollerine kadar birçok sürecin yürümesi sağlanmalıdır. Bu bağlamda süreçlerin akışlarını ve artık maddeleri optimize eden ve etkisiz hale getiren maddelerde neticede yine kimyasallardır. Bu kimyasallar, atık yakma tesislerinin stratejik noktalarında çok büyük depolama tanklarında depolanır.

Atık yakma tesisi Londra yakınlarında yer alan Belvedere’de bulunmaktadır. Tesiste, içinde sodyum hidroksit bulunan dört polipropilen tank vardır. Malzemeler, depolama amacıyla büyük bir tankın içinde ve ayrıca günlük kullanımda sürece bağlı olarak dozajlama ve nötralizasyon için de küçük birer tankın içinde olmak üzere iki farklı şekilde depolanmaktadır. Daha önce tanklar, seviye ölçümü için daha ucuz olan hava kabarcıkları yöntemiyle buraya sevk edilmekteydi. Ancak bu yöntem korozyon ve yapışmalar nedeniyle sorun çıkarmış ve başarısız olmuştur. Gövdeden buhar ve gaz kaçağı oluşmuştur. Ayrıca sistem güvenilirliği mevcut değildir, ölçüm kesin değildir ve emniyet sağlanamamaktadır.

Sensörün işlevselliğini sürekli kılmak için sensör pahalı ve özel alaşım malzemelerinden elastomer contaları kullanılarak yapılmak zorunda. Montajı ve sökme işlerini yapan teknisyenlerin kapsamlı bir koruyucu donanım kullanması gerekiyor. Tankın montaj ve sökme işlerini yapabilmek için tesisin ilgili alanının kapatılması gerekiyor. Bu önlemler mutlaka gerekli olmakla beraber yüksek masraflara neden oluyor. Ayrıca emniyet riski de bulunmakta.

Depolanan kimyasallar, özellikle asitli ve alkali olanlar genellikle zehirli ve korozif maddelerin artık ve tortu oluşturmasının yanı sıra gaz oluşumu da söz konusu. Bu maddelerle temas edilmesi veya bunların gaz halinde havaya karışması personel için tehlike arz ediyor. Belvedere tesislerinde bu kimyasal maddeler sıkı bir denetim altında tutuluyor. Yapılan seviye ölçümü tankların taşmasını önlemek amacıyla yapılıyor ve süreçler için gerekli hammaddenin yeterince bulundurulmasını sağlıyor.